Bavul Hazırlamak Büyük Mesele!
Kadın olsun erkek olsun gideceğimiz ülkede kıyafet kıtlığı varmış gibi bavulumuzu tıka basa dolduruyoruz. Hâlbuki ne gerek var? Gittiğiniz yerde kaç gün kalacağınız bellidir, gün sayısına göre birbiriyle eşleşen kıyafet alın. Mesela marine tarzında giyinmeyi seviyorsanız; lacivert, kırmızı, beyaz tonlardaki kıyafetler işinizi görecektir.
Kadın kısmısı bu bölümü dikkatle okusun: yola çıkmadan önce “ay yok kesinlikle alışveriş yapmayacağım” diyebilirsiniz ama buna kim inanır? Muhakkak alışveriş yaparsınız. Bir ayakkabı ya da elbiseye âşık olur mutlaka almak istersiniz. Kendimden biliyorum: bu işler böyle oluyor! Bu yüzden yanınıza aman aman kıyafet, ayakkabı almayın. Nasılsa yenilerini almak için yüzlerce bahane uyduracaksınız, bavul taşmasın.
Makyaj malzemeleri, şampuanlar, yüz yıkama jelleri, epilatör, saç kremleri… Oldu olacak evimizi sırtımıza yükleyip götürelim! Makyaj malzemeleri konusunda önerim yine kıyafetlerdeki gibi birbiriyle uyum renkleri bavula koymak… Şampuan, saç kremi konusunda ise mini boyları yanınıza alın. Topu topu bir ya da iki hafta kalacağınız ülkede 400 ml şampuan götürüp bavulun kilo sınırı aşıp fazladan para ödemeye ne gerek var? Marketleri güzelce dolaşın, şampuan, duş jeli gibi ürünlerin seyahat boyları bulunuyor. Bunları güzel bir çantanın içine koyup muhafaza edin. Bavulu, hava yolu firmasına teslim ettikten sonra sağa sola savrulduğunu biliyorsunuzdur; içindekiler dökülmesin.
Bavulu Yerleştirmek Daha Büyük Mesele!
Ablam söylemese haberim olmayacak: meğer kıyafetleri rulo şeklinde sarıp bavula yerleştirirsem hem daha az yer kaplıyor hem de kırışmıyormuş. Size de tavsiye ediyorum. Kıyafetlerinizi rulo gibi sarıp sıkıca bavula yerleştirin. Katlamaktan çok daha pratik.
Bir de çok sonradan aklıma gelen bir yöntem var: vakumlu poşetler! Marketlerde, internet sitelerinde satılan vakumlu poşetlerin içine kıyafetlerinizi doldurun, elektrik süpürgesiyle çekin. Hem sudan, nemden etkilenmez hem bavulda az yer kaplar hem de ağırlığı azalır. Tamam, poşetten çıkarınca kırışmış oluyorlar ve ütü yapmak gerekiyor ama daha hafif bir bavulu kim istemez ki? Hem hava alanında bavul ağırlığı kontrollerinde ekstradan para almasınlar diye dil dökmek zorunda kalmazsınız. Bu arada dönüş için de şöyle bir önerim var: vakumlu poşet setlerinin yanında havayı çeken mini motorlar veriyor. Türkiye dönüşünde elektrik süpürgesi bulamayacağınıza göre bu motorlardan alın.
Kıl, Tüy, Yün de Büyük Mesele!
Erkekler rahat da kadınlar evden dışarı çıkacak olsa önce tüylerini kontrol ederler. Tabii lazer epilasyon yaptırmamışlarsa! Bu konuda size öncelikli ve uzun vadeli önerim lazer epilasyon yaptırmanız. Büyük rahatlık! 3 hafta tatil yaptım aman tüylerim uzadı mı diye düşünmedim.
Şimdi lazer epilasyon yaptıramayanlar için önerilerim geliyor; ağda! Acı yoksa başarı da yok! Paranıza kıyıp güzel bir kuaföre gidip tüm tüylerinizi sir ağdayla aldırın, rahat edin.
Acıya asla dayanamam diyenlerin aklına jilet geliyor değil mi? Evet, jilet kullanabilirsiniz. Jilet tüyleri çoğaltıyor mitini unutun. O bölgedeki kıl yapısı nasılsa öyle çıkmaya devam eder, jilet azaltıp çoğaltmaz. Ne diyorduk efendim? Jilet! Evet, tüylerinizi jiletle alabilirsiniz. Kocanız ya da sevgilinizin ya da babanızın jiletini çalmayın! Hırsızlık kötü değil mi? Teknoloji kadınlar için de çalışıyor. Kadınlar için üretilmiş jiletlerden alın özellikle Venüs markası bu konuda çok iyi. Bir de bu jiletler için özel üretim jellerden alın. Ağda yapmış gibi pürüzsüz olabilirsiniz ama tabii tüyler hemen uzayacağı için zırt pırt uğraşmak gerekiyor. Ne demiştim ama? Acı yoksa başarı da yok!
Aman ha söylemeden geçmeyeyim! Jilet, cımbız hatta bazen çakmakları bile güvenlik tehlikesiyle uçakta yanınıza alacağınız çantalara koymanıza izin vermiyorlar. Eğer jilet kullanacaksanız; bir çantanın içine koyup büyük bavulun içine yerleştirin. En garantilisi böyle.
Asıl Mesele Uçak Yolculuğu!
Hangi hava yolu şirketi olursa olsun klimaları sonuna kadar çalıştırıyor, bildiğin buzhane! Kendinize büyük bir sırt çantası ayarlayıp içine şal, kazak, ceket koyun. Ayağınıza kapalı ayakkabı giyin. Böylece uçakta rahatça uyuyabilirsiniz. Zırt pırt pasaport kontrolü gereken aktarmalı bir yolculuk yapıyorsanız; sırt çantası haricinde omuzdan asılan bir çanta alıp pasaportunuzu içine koyun. Rahat ulaşırsınız.
Uçak korkusu ya da çeşitli nedenlerden dolayı uyuyamama durumunuz varsa yanınıza kitaplar, dergiler, MP3 çalarlar alabilirsiniz. Zamanın daha hızlı geçmesini sağlayabilirler.
Amerika gibi yolculuğun çok uzun sürdüğü seyahatlerden önce benim uyguladığım bir yöntem var: uçağa binmeden önceki gün boyunca hiç uyumuyorum. Uçağa bindiğimde zaten uykum gelmiş oluyor, kafayı bir koyuyorum, gözümü açıyorum Amerika’dayım. Tavsiye ederim.
Sigara Meselesi!
Tabii ki uçakta sigara içmenize izin vermiyorlar. Çok tiryakiyseniz; nikotin sakızı alabilirsiniz. Aman ha normal sakızlar gibi çiğnemeyin. Hafif bir çıtırdatıp yanağınızın iç kısmında bekletin. “Kahve, sigaranın satıcısıdır” derler bilirsiniz… Canınız sigara istemesin diye kahveden uzak durun. Ben öyle yapıyorum, yol boyunca sigara krizi gelmiyor. Zaten beynim sağ olsun uçağa girdiğim anda burada sigara yasak kuralını kabul edip, kriz göndermiyor. Bir de tabii yol boyunca uyuyabilmek en şahanesi. Onun için de doktora danışıp uyku ilacı içebilirsiniz. Doktora danışın diyorum ama kafanıza göre ilaç seçmeyin. Allah esirgesin kalp krizine filan yol açabilir.
YURT DISINDA YASAYAN BIRI OLARAK ONERIM VAR.. HEDIYE CIKOLATALARINI BUZ CANTALARINA KOYARSANIZ SUPER OLUYO IKINCISI DE VAKUMLU POSETLER GIYSILERINIZI GUZELCE KOYUN SUPURGE CEKTIRIN AYAKKABI VS.. SEYLER RAHATCA UZERINI KOYUP BAVULUNUZU KAPATABILIRSINIZ ..