“Eğer bir kadın yeterince kararlı, hırslı ve yetenekliyse, başaramayacağı hiçbir şey yoktur”demiş Lawrenson… Günlük hayatın içinde bazen kayboluyoruz, eleştiriler ve olumsuz sözlerle kim olduğumuzu unutuyoruz. Oysa ki, kadın olmanın güzelliğini ve gücünü hatırlamaya ihtiyacımız var. Bazen, kendimize vereceğimiz bir armağan, istersek neleri başarabileceğimize dair bize ilham verebilir.

Kadınlık yolculuğunda yalnız değiliz; Pandora, kadınları güçlerini keşfetmeye ve inandıklarına sadık kalmaya çağırıyor. Mücevheri sadece stil ifadesi olarak değil, inandıkları şeylerin sembolü olarak takmaktan gurur duyan kadınlar için hazırlanan Pandora “DO” Kampanyası, kadınları kendi özünü bulmaya, hayatın anlamını sorgulamaya, güçlü ve kararlı olmaya motive etmeyi amaçlıyor.

Çok sayıda platformda farklı etkinliklerle gerçekleştirilecek kampanyada America’s Next Top Model yarışmacısı ve kadın girişimci Mamé Adjei gibi kadınlara ilham verecek kişiler rol alıyor.

Kampanyanın 16 Mart ‘da yayınlanmaya başlayan ilk televizyon reklam filmi ise kadınların bireyler olarak kim olduklarını kutlarken, ortak ilkelerini paylaştıkları topluluktan aldıkları güce de tanıklık ediyor.

Pandora Kıdemli Başkan Yardımcısı ve Pazarlama Başkanı Minna Philipson kampanya ile ilgili değerlendirmesinde, “Çalışmalarımızda daima özgün olmaya, kendimizi ve başkalarını geliştirmeye ve ilham vermeye devam ediyoruz. DO kampanyamız ve yeni koleksiyonlarımız da bu felsefemizi kutluyor ve özümüze sadık kalmamızı sağlıyor dedi. “DO” Kampanyası’nı benzersiz ve değerli olduğunu hissettiği şeyleri yapan tüm kadınlara armağan ediyor, kadınların mücevherlerin stilinden aldığı güvenle kendilerine güvenmesi ve özüne sadık kalmasını motive etmeyi hedefliyoruz” dedi.

Pandora İlkbahar/Yaz 2017 koleksiyonlarının kadınlar gibi parlak, çok yönlü ve güçlü olduğunu söyleyen Pandora Kıdemli Başkan Yardımcısı ve Baş Tasarımcısı Stephen Fairchild, “Pandora koleksiyonları, kadınların kendi stillerini ifade etmelerini, yaşamlarını kutlamalarını ve duygularını yeniden yaşamalarını sağlıyor. Her koleksiyon gerek kökleri gerekse tasarım açısından kadınların hayranlık duyabileceği ve inanabileceği bir anlam taşıyor. Ayrıca beğendikleri her parça kadınlara kendileri hakkında bir şey söylüyor” dedi.