Değerli okuyucularımız, yeni bir konuyla Pazar Terapisi’nde birlikteyiz. Bazen kendimizi önemsiz ve insanların arasındayken bile yalnız hissederiz. Acaba bu durumun sebebi nedir ve üstesinden gelmek için ne yapabiliriz? Uzman psikolog David Lieberman yorumuyla, Pazar Terapisi’nde çözümler üretiyoruz, özel haberimizin size katkı sağlayacağını umuyoruz.
“Arkadaşlarımla beraber sohbet edip gülüyor, yemek yiyor ve harika vakit geçiriyorum. Ama bir şekilde kendimi sanki orada değilmişim gibi hissediyorum. Sanki insanlar tam olarak beni dinlemiyor, söylediklerime ilgi göstermiyor. Eğleniyor gibi görünsem de hayatımda bir şeyler eksik gibi…” diyor musunuz?
Kendinize güveniniz azaldığında fiziksel varlığınızda bir eksiklik hissedersiniz. Kendinizi dışarıdan izlemeniz sebebi, içinizde bir türlü dolduramadığınız bir boşluğun olmasıdır. Hayatınızda bir amacınızın olmaması, başka insanları anlamanızı engeller; çünkü niçin var olduğunuzu ve kim olduğunuzu bilmiyorsunuzdur. Bir amaç ve kimlik duygusu olmadan kendinizi sığ ve kısıtlanmış hissedersiniz. Bazen bunun tam tersi de doğrudur. Kendini sıklıkla yetkin ve güvenli hisseden kişi fiziksel varlığının genişlediği hissine kapılır; daha fazla yer kapladığını ve daha çok dikkat çektiğini düşünür. Çok ilginçtir ki bu tür insanlar, kendilerini olduklarından daha uzun boylu algılarlar.
İnsanlar arasındayken yalnız hissetmeniz bir yalıtılmışlık duygusuna yol açar. Kendinizle iletişim kuramadığınız için başkalarıyla da kuramazsınız. Sohbet ederken insanların sizi dinlemediği duygusuna kapılır, ilişkide olduğunuz insanlar tarafından küçümsendiğinizi ve sevilmediğinizi düşünürsünüz. İlgi ve takdir görmek istemenize rağmen bunları hak etmediğinizi düşünürsünüz.
Beden dilinizi değiştirin: Kendinizi küçük ve önemsiz hissediyorsanız, bunun sebebi belki de beden dilinizdir. Hangi insanlardan daha çok hoşlanırsınız? Canlı ve kendinden emin bir şekilde yürüyen, anlaşılır bir şekilde ve karşısındakinin gözlerine bakarak konuşan birinden mi yoksa kambur yürüyen mırıldanarak konuşan ve ne söylediği anlaşılmayan; sizinle göz göze gelmekten kaçınan birinden mi? Eğer ikinci tipteki gibi olursanız, insanlar size ancak duruşunuz gibi davranır.
Duruşunuzu, konuşma şeklinizi ve hareketlerinizi değiştirerek bu kısır döngüden hemen kurtulun. Bunu önce kendi başınıza, ayna karşısında çalışın. Kendinden emin bir şekilde hareket edene kadar tekrarlamaya devam edin. Göreceksiniz ki kendinize güveninizi beden dilinizle gösterdiğinizde daha fazla insan yanınızda olmak isteyecek ve size ilgi gösterecek.
Özsaygınızı inşa edin: Yalnız ve önemsiz hissetmenin altında yatan sebep özsaygı eksikliğidir. O halde bu sorunla doğrudan ilgilenin. Yani, insanlardan beklediğiniz ilgiyi önce siz kendinize gösterin. Hoşunuza giden özelliklerinizi liste halinde yazın ve her güne bu listeyi okuyarak başlayın. Bu listede güzel yemek yapmak, düzenli olmak, güzel yazı yazmak, kitap okumak, iyi bir sinema izleyicisi olmak, iyi kahve yapmak, günde 2 litre su içmek gibi pek çok gündelik ancak kayda değer özelliğinizi yazın. Özsaygınızı geliştirmek için bir günlük tutun ve her günün sonunda o gün yapmaktan gurur duyduğunuz bir şeyi yazın. Örneğin bugün tam 30 dakika tempolu yürüdüm, bugün patronumun istediği raporu zamanında verdim, bugün çocuğuma sarıldım, bugün öğle yemeğimi tam vaktinde yedim, bugün yeni bir kelime öğrendim, bugün güzel şarkılar dinledim gibi…
Konuşma becerilerinizi geliştirin: Özsaygınızı inşa ederken iletişim ve kendini ifade etme konularına da eğilin. Bununla ilgili pek çok kurstan yardım alabilirsiniz veya internetteki yayınları takip edebilirsiniz. Ayrıca, bu konuda kendini geliştirmek isteyen başka bir arkadaşınızla grup çalışması yapabilirsiniz.
Kim olduğunuza ve nasıl biri olmak istediğinize karar verin: Öncelikle kendinizi tanıyın. Başka insanları tanımak için harcadığınız çaba yerine işe önce kendinizi tanımakla başlayın; neler seversiniz, neler sevmezsiniz bunları listeleyin. Kendinize bir amaç belirleyin ve onun için çalışmaya başlayın. Kısa ve uzun vadeli amaçlar olarak ikiye ayırın ve gerçekleştirmek için gayret edin. Amaçlarınızı mutlaka yazın. Telefonunuza veya bilgisayarınıza veya not defterinize ama mutlaka yazın ve haftada bir amaçlarınızı kontrol edin. Bütünlük ve istikrar, başarılı olmak için çok önemlidir. Aşağıda kendinize amaç edinebileceğiniz örnekler görebilirsiniz:
– Her ay 200 TL biriktireceğim ve ne olursa olsun o paraya dokunmayacağım. Böylece yılsonuna kadar 2.400 TL biriktirmiş olacağım. (Maddi durumunuza göre miktarı azaltabilir veya çoğaltabilirsiniz.)
– Bugün daha az sigara, kahve ve siyah çay içeceğim.
– Bugün 3 litre su içeceğim.
– Bu ay şehir dışında seyahat edeceğim.
– 6 ay içinde İngilizcemi ilerletmiş olacağım.
– 3 ay içinde 10 kilo vereceğim.
– Bugün şekerli bir şey yemeyeceğim.
– Çocuğuma şefkatle sarılacağım.
– Sokak hayvanlarını besleyeceğim.
– Siyasi bir konuda fikrimi korkmadan söyleyeceğim.
– Hastalığım için doktora gideceğim.
– 2 yıl içinde kendime ev almak için peşinat biriktireceğim.
– 1 yıl içinde işimde terfi alacağım.