Hiç farkında olmadan hayat akıp geçiyor öyle değil mi? Sabah uyan işe git, kalk geri dön ev işleriyle, çocuklarla uğraş, televizyon izle, hayat böylece geçiyor. Herkesin derdi mutluluk ama buna ulaşmak gittikçe zorlaşıyor.
Temel sıkıntının şurada olduğunu düşünüyorum: MUTLULUK SÜREKLİ BİR HAL DEĞİLDİR! Mutluluğun anlarda, günlerde, saatlerde saklı olduğunu fark etmemiz gerekiyor. Mutluluğu şartlara bağlamak bizi mutsuz yapıyor.
HD televizyonun, akıllı telefonun, araban olmadan mutlu olamayacağını düşünüyorsan, elbette mutsuz olursun. Bunlar belki hayatında eksiktir ve belki de yoklukları zorluk yaratıyorsun ancak onlar olduğunda da düşündüğün kadar mutlu olamayacaksın çünkü o zaman da başka eksikler olacak.
Havuzlu evin olduğunda helikopterin, paran olduğunda belki sağlığın veya çok istediğin iyi bir eşin olmayacak, yani her şey hiçbir zaman senin istediğin gibi olmayacak çünkü sen insansın ve isteklerin hiç bitmeyecek!
İnsan hiçbir zaman tam olmuyor, hep bir yanı eksik kalıyor ve o eksik kalan yanına odaklanarak mutsuz olmak; sahip olduklarına bakarak mutlu olmaktan daha kolay insan için! İnsan dediğin hep daha fazlasını istiyor, istemeyi isteyerek geçirilen zamana ise, ömür deniliyor!
Daha basit şeylerde aramazsan mutluluğu, daha doğrusu mutluluğu aramayı bırakmazsan, mutlu olman imkansızlaşıyor. Eğer bir çocuğun sokakta oynayışını, bir köpeğe yemek verdiğinde seni hep o sokağın başında bekleyişini, bir kedinin ayaklarına sürtünerek senden sevgi istediğini, camın önüne koyduğun birkaç bulgur tanesinin kuşlarla arandaki iletişimi sağladığını kaçırıyorsan, mutlu olamıyorsun.
Yağmuru ıslanmak olarak da algılayabilirsin, temizlenmiş muhteşem bir yaşam enerjisi olarak da! Karda işe gitmek zor haklısın ama gece camın kenarından sokağa baktığında vicdanın rahat içebiliyorsan bir fincan kahveni, mutlusun arkadaşım, fazlasını arama!
Borcun da olabilir, boyunu aşan işlerin de, benim gibi uykusuz kalmış, yorulmuş da olabilirsin gecenin bu saatinde ama mutluluğun tüm yaşamın boyunca devamlılığı olan bir his olmadığını anlarsan, anılarına, aldığın nefese şükrederek, farkında olarak yaşamaya başlarsın ve kendin yaratırsın mutluluklarını çünkü mutluluğu bekleyerek geçen ömür mutsuz ediyor insanı…
Candan Ünal
Yazar&İlişki Danışmanı
candan.unal@yuksektopuklar.net
Twitter: @candanunal
Facebook: www.facebook.com/candanunalaskveiliskiler
*Tüm hakları Yüksek Topuklar.net’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz.