Ancak hayata bakış açınızı, vizyonunuzu değiştirmeden, yaşamın size hediyeler sunmasını bekleyemezsiniz. Siz hep aynı sınıfın derslerini okuyarak, okuldan mezun olmak isteyen bir öğrenci gibisiniz. Oysa hayat öğrenmek ve ilerlemek üzerine kurludur.

 

Pişmanlıklar, keşkeler cebinizde bir ders olarak durabiliyorsa, işte o zaman bu hayat denilen maceradan başarıyla çıkıyorsunuz demektir. Yok değil, pişmanlıklar hep omzunuzda bir yük oluyorsa, geçmişte asılı kalmış bir fotoğraf anı gibi, tüm hayatınızı boşluğa savuruyorsunuz demektir.

 

Hayatınızdaki anıların artması için, gerçekten yaşamaya başlamanız gerekir. Yarın sabah veya bu cümleyi okuduğunuzda, hayatla ilişkiniz kesildiğinde, bu yaşamdan götüreceğiniz son anı, geçmişte yaşadığınız bir pişmanlığa üzülüyor oluşunuz mu olacak? Gerçekten böyle bitmesini mi istiyorsunuz? Vah diyerek, ah ederek, hep geçmişte yaşarak ve bu anı kaçırarak mı? Daha güzel anılar yaratmak varken, neden yaşamaktan vazgeçiyorsunuz?

 

Geçmişi eğer geçmişte affedip yürüyemezseniz, hayatınızın yönünü daha güzel olana çevirmeniz mümkün olmayacaktır. Ayrıca orada her ne olduysa oldu, şimdi bunu değiştirmeniz mümkün mü? Yan komşudan fazla bir zaman makinesini ödünç alıp, o tarihe gidemiyorsanız, muhtemelen mümkün değil! O zaman?

 

Eski anılarınızdan şu anda pişmanlık duyuyorsunuz ve bir gün gelecek, şimdiki günleri pişmanlıkla geçirdiğiniz için pişman olacaksınız. Sonunda bir bakacaksınız, ömür bitmiş ve sizin elinizde duran tek şey; geçmişe asılıp kalmış bir akıl ve ruh!

 

Tüm düşünce ve duygularınızı olumluya çevirin. Çevirin ve değişimi başaltın. Yeni, güzel ve mutluluk dolu anlar yaşamaya başlayın. O aşk orada bitti, o evlilik, o kavga, o kötü an, her ne olduysa orada, işte tam orada bitti ve artık başka güzellikler var önünüzde. Şimdi yeniden aşık olabilirsiniz. Buna inanmıyor olmanız bu durumda biraz tuhaf değil mi? Hani geçmişte asılı kaldığınız o anıya hala aşıksınız…

 

Geçmişte yaşamamak demek, geçmişte yaptığınız hatalardan dolayı kendinizi affetmek ve yeniden aynı hataları yapmamak demektir. Yaşam ders aldığınız bir okuldur ama mutlu olmayı öğrenmek, sevmeyi öğrenmek ilk geçmeniz gereken derslerdir.

 

Şimdi hayat sizi başka bir yöne doğru itmeye çalışırken, sizin hep aynı tarafa dönmek için uğraşmanız ne yorucu ve zaman kaybı anlayabiliyor musunuz? Artık başka tarafa bakmayı öğrenin, başka birilerini sevmeyi ve önce kendinizi sevmeyi öğrenin. Hayat düşündüğünüzden çok daha kısa olabilir, hatta bu cümlenin sonunda….

 

Candan Ünal

 

Yüksek Topuklar Aşk & İlişkiler Editörü

 

candan.unal@yuksektopuklar.net

 

Twitter: @candanunal

 

Facebook: www.facebook.com/candanunalaskveiliskiler

 

*Tüm hakları Yüksek Topuklar.net’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz.