Tam iki gün sonra ara kanama denilen kanama başladı. Yine okuyup öğrendim ki birkaç gün kanama olması ilacın yan etkilerinden biri olarak sayılıyor. Bugün geçer yarın geçer derken beş gün olmasına rağmen ana kanamaya dönüşen, ruh halimi değiştiren yan etkinin etkisi altındayım.

 

Tüylerimin çok çabuk uzaması, yüzümü sivilcelerin basması, kasıklarımdaki dayanılmaz ağrıyla birlikte beynimi kemiren bir şüpheyle yaşıyorum: acaba hamile miyim? Regl olduğum ilk günü hatırlayıp üzerine 14 gün sayıyorum ve bakıyorum ki hamilelik için en verimli olduğum döneme denk gelmiş… Acaba ertesi gün hapı işe yaramadı mı? Acaba vücudum ve ruhum bebek isterken düşünce gücüyle hapı etkisiz hale mi getirdi? Araştırmaya devam ediyorum. Hamileliğin kan testinde; ilişkiden sonraki en erken 10 gün içinde, idrar testinde adet tarihi geçtikten sonra göründüğünü öğreniyorum. Bir yanımda eğer hamileysem bu bebeği istiyorum diğer yanımda öyle bir şey olması imkânsız cümlelerini içeren düşünce balonları var.

 

İhtimallerin her birini değerlendiriyorum. Eğer günler hızlı geçer de kan testiyle hamileliğin olduğunu öğrenirsem ne yaparım? Bunu O’na söylemeli miyim? İleride beni neler bekliyor? Ben daha büyümemişken bir bebeği büyütebilir miyim? Peki ya bebeği doğurmaya göze alamazsam kürtaj mı olmalıyım? Korkulacak olan kürtaj mı yoksa kürtajdan sonra yaşayacağım duygusal travmalar mı? Belki de hiçbir şey hissetmeyeceğim… Aslında belki O’na söylesem mutlulukla karşılar, hemen evleniriz. Peki ya aldırmamı isterse?

 

Yurtdışına gitsem, bebeğimi orada doğursam? Babasızlığın ne demek olduğunu bilen ben, bunu bilerek bebeğime nasıl yaşatabilirim? Haksızlık değil mi? Binlerce soru arasında netleşmiş bir tane bile yanıtım yok. Çaresizce bekliyorum. Günlerin çabucak geçmesini, eğer hamileysem bunu öğrenmeyi ve hayatıma yeniden yön vermeyi…

 

Kediyi merak öldürür derler ya ben de merakıma yenildim. Biraz önsezi sahibi olmak biraz hamilelik varsa eğer öğrendiğimde nasıl hareket edeceğime karar verebilmek için konuştum…

 

– Bir hayalim var. Sana anlatmak istiyorum ama benden kaçarsın diye de korkuyorum.

 

– Anlat lütfen.

 

– Hayır, çok utandım. Anlatamam.

 

– Gelir misin buraya? Anlatmanı istiyorum.

 

– Peki. Bir yaz günündeyiz. Siyah saçları, mavi yeşil gözleri, beyaz teniyle mis gibi kokan bebeğimiz var.

 

– Böyle işte.

 

– Biliyorsun, çok yoğun çalışıyorum. Başımdaki şu işleri atmadan ne evlenmeyi ne de çocuk yapmayı düşünüyorum.

 

** Sessizlik. **

 

– Seninle ilgisi yok, hayatımın durumu zorunlu hale getiriyor.

 

– Anlıyorum.

 

** Sessizlik **

 

Feraye Demir – Yüksek Topuklar
ferayedemir@gmail.com

Tüm Yazılarımı Okumak için Tıklayın!