Özellikle genç kızların yolladığı mektuplarda sıklıkla karşılaştığım konulardan biri bekaret oluyor. Evleneceğine inandığı sevgilisiyle, nişanlısıyla birlikte olan pek çok genç kızdan pişmanlık mektupları alıyor ve üzülüyorum.
Öncelikle şunu belirtmeliyim ki; bireysel olarak bekaretin benim için hiçbir önemi yok. Ancak bu mektupları yazan kızlarımız için hem çevreleri, hem aileleri, hem gelecekte yapmayı planladıkları evlilik adına, bu konu önem kazanıyor.
Gençlikte yaşanan ilişkilerde doğal olarak bir hayalcilik hakimdir. Gençler için o an yaşanan iyi ve kötü duyguların hepsi sonsuza kadar sürecek gibi gelir ancak gerçek böyle değildir.
Peki ne yapmak gerekir?
Yaşadığınız çevre, dini inancınız, ailevi düşünceleriniz ve özgüveniniz açısından sıkıntı olacağını biliyorsanız, evlenmeden önce cinsel ilişkiye girmeyin. Toplumumuzda bekaret önemlidir. Bunu çağımızda bir parça yıkılmış gibi görsek de maalesef ülke genelinde durum hala bu! Dilediğiniz kadar ileri ve modern bir hayat içinde olun, yaşadığınız toplumun kurallarına da bir şekilde bağlısınız.
Siz şimdi birlikte olduğunuz kişiyi seviyor ve evleneceğinizi düşünüyor olabilirsiniz. Sevgiliniz veya nişanlınız da aynı inançta olabilir. Ancak hayat sizin tahmin etiğiniz gibi yürümez. Bir anda bütün planlarınız alt üst olabilir.
Nişanlınızın yolda giderken bir kaza geçirip hayatını kaybedebilir veya o çok sevdiğiniz ve güvendiğiniz sevgilinizi, bir gün başka biriyle yakalayıp gözyaşları içinde ayrılabilirsiniz. Bu şartlar olduğunda kendinizi çıkmazda ve çaresiz hissetmemek için, cinsel ilişkiye girmeden önce çok iyi düşünün.
Kendi başınıza yaşamıyorsanız, hayatınızdaki maddi ve manevi bütün kararlardan kendiniz sorumlu değilseniz; aileniz ve çevrenizle yaşanacak sorunlar olduğunu biliyorsanız, libidonuzu aşağıya çekmenin bir yolunu bulun.
Elbette bedeniniz size ait ve yaşamsal kararları alma hakkınız var. Ancak bütün bunlar yaşadığınız çevresel şartlar uygunsa geçerlidir. Sonradan pişman olacağınız hareketler yapmaktan kaçının.
Pek çok kişi sizden önce bu yoldan yürüdü. Sizin gibi çok sevdiği bir insanla sevişti ve bir ömür mutlu olacaklarına inandı ama olmadı. Ayrıldılar, sonra karşısına çok aşık olacağı ve gerçekten yuva kuracağı kişi çıktığında bunun acısını yaşadılar.
Sizden önce de dünya büyük aşklar gördü. Siz her şeyin hayalinizdeki gibi gideceğine inanıyor olabilirsiniz ancak hayat sürprizlerle doludur ve hep sizin planlarınızın dışında gelişir. Bunu hep aklınızın bir köşesinde tutun!
Ama diyorsanız ki; benim için sorun yok, vallahi bence de yok! Sevdiğinle bütün olmanın, tek olmanın o büyülü dünyasına uzanmak bir mucizedir. Yalnız bir küçük not; madem sevişeceksiniz aman korunmayı ihmal etmeyin. Malumunuz artık kürtaj da yasaklanıyor. Maazallah…….
Candan Ünal
Yüksek Topuklar Aşk & İlişkiler Editörü
candan.unal@yuksektopuklar.net
Twitter: @candanunal
Facebook: www.facebook.com/candanunalaskveiliskiler
*Tüm hakları Yüksek Topuklar.net’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
candan hanım bi şey sormak istiyorum geçen sende gitme dizisini izlerken tanıtmda candan ünal yazdı sizinle bağlantısı war mı diye merak ettim çünkü o dizide duygular o kadar güzel anlatılırdı ki sırf onun için izlerdim..
Sevgili Doğru, evet Sen de Gitme dizisinde hastabakıcı Sultan karakterini canlandıran bendim. Maalesef 54. bölümle dizimiz final yaptı. Beğenmene çok sevindim. Kaliteli ve güzel bir işti. Sevgilerimle…
bencede çok kaliteliydi ve müthiş sözler vardı. hüzün ama umut kokan ilişkilerdi sizi görmek böyle bir yapımda beni sevindirdi inşallah daha iyi yerlerde görme imkanımzı olur yolunuz açık olsun candan hanım….)))
bekareti kaybetmek normal bi durum mu olmalı. efendim namus bir hanımın en büyük silahıdır. bekaret vermek öyle basit bir şey değildir. dinde yasak olan herşey biz insanların iyiliği içindir. Ayrıca bu taşıdığımız bedenlerimizde bizlere verilen emanettir. Bu bedenlerin sahibi biz değiliz. biz sadece taşıyoruz.