Son yıllarda çevremdeki herkes aşk arıyor. Herkes, adam gibi adam/ kadın gibi kadın bulamadığını söylüyor. Peki, bu kadar insan sevginin peşindeyse, neden kimse buluşamıyor? Kimliklerimizin genel olarak değiştiğini biliyorum. Yaşam şartları, maddi sorunlar, çevresel etkiler derken, artık kimse özendiği o eski yıllara dönemiyor. Değiştik. Değişmeye devam ediyoruz. Buna ister dejenerasyon diyin, ister milenyum kültürü; sonuçta insanlık sosyal bir değişim geçirdi. İhanet neredeyse ilişkilerin içinde bir uzuv haline geldi. Kadınlar, erkeklerin görevlerini üstlendi. Erkekler daha silikleşti. En kötüsü ise, bu o kadar yavaş oldu ki, sanki doğalmış gibi alıştık duruma. Oysa aşk, nadide bir çiçek gibiydi. Napalım, artık böyle!
Herkesin aşka ihtiyacı vardır. Sevgiyle beslenmeyen hayatlar, yalnızlığa demir atar ki, bu liman çok tehlikeli bir yerde durur. Çünkü bu limanın korumasına alışanlar, ilişkinin fırtınası içinde alabora olurlar. Uzun dinlenmeye gelmez yani.
Aşık olmanın yolu, hazırlıktan geçer. Akşam yemeye misafir gelirken nasıl hazırlık yapıyorsanız, yaşamın misafirine de aynı hazırlığı yapmak lazım. Önce, zihninizi temizleyeceksiniz. Geçmişte yaşadığınız tüm kötü anılardan ve tecrübelerden, aklınızı da kalbinizi de arındıracaksınız. Bahar temizliği gibi, dolapların üstünde, çekmecelerin içinde biriken, kokan ne varsa kaldırıp atacaksınız. Tecrübeleri atacaksınız derken, söylemek istediğim, aynı hataları tekrarlayın demek değil. Aldığınız dersler cebinizde duracak, bunları avantaja çevireceksiniz. Bundan önce yaşananlar mazide kaldı. İlk yaptığınız yemeğin acemiliği gibi, her seferinde daha lezzetli olacak ilişkileriniz. Tuzunu, yağını daha iyi ayarlayacaksınız. Ama bir kere yemeği yaktınız diye, her yemeğe bunu da yakarım yargısıyla başlamayacaksınız. Bu en önemli kural. Eskilerin bedelini, yeni gelen ödemeyecek yani.
Gerçek bir temizliğin ardından, aşkı unutacaksınız. Yanlış okumadınız. Ciddi ciddi unutacaksınız. Aşkın en garip özelliği, aramaktan vazgeçtiğinizde ortaya çıkmasıdır. Olumlu ve olumsuz tüm düşünceleri silip atacaksınız. Beklemekten vazgeçeceksiniz. Hayatınızdaki başka olaylara kaptıracaksınız kendinizi. Bu arada en çok yapmanız gereken ise, arkadaşlarla vakit geçirmek, uzun zamandır görüşemediğiniz insanlarla görüşmek, ertelediğiniz işlerinizi halletmek olacak.
Unutma kısmına geçmeden önce yapmanız gereken bir, iki küçük şey daha var. Az kalsın ben de onları unutuyordum. Yeni gelecek aşkın özelliklerini ana hatlarla belirleyeceksiniz. Cinsel uyum sizin için çok önemli ise, yeni bir nevresim takımı alıp kenara koyacaksınız. Sohbet edebilmek, konuşmak çok özlediğiniz bir durum ise, bir çift kahve fincanı; gezelim tozalım diyorsanız, yeni bir ayakkabı. Yani, bu ilişkide beklediğiniz en önemli şey ne ise, onu simgeleyecek yeni bir eşya alacaksınız. Benim için hepsi önemli derseniz, tümünü alın. Ama tecrübelerim, ilişkilerin hiçbir zaman mükemmel olamayacağını gösterdiğinden, bu kadar çok masraf yapmayın derim. Zamanla besleyin ve geliştirin ilişkinizi. Neyse, yeni aldığınız eşyayı, vakti geldiğinde kullanmak üzere saklayın. Eşyalarla konuşuyorsanız benim gibi, “sen doğru insan geldiğinde, doğru zamanda bana güzel olaylar yaşatmak için kendini sakla” gibi cümlelerle de kaldırabilirsiniz yerine.
Birkaç kişide işe yaradığını gördüğüm bir töreni de anlatmak istiyorum.
Kendinizi iyi hissettiğiniz ve keyifli bir akşamda, önce güzel ve rahatlatıcı bir müzik koyun, yanına bir bardak kırmızı şarap, kahve, ne isterseniz onu doldurun. Bir kağıt, kalem alın ve beklediğiniz aşkın özelliklerini yazın. Bu aşkın size ne katmasını istiyorsunuz, hangi boşlukları doldurmalı, onunla neler yapacaksınız gibi, aklınıza gelen her şeyi yazın. Bu sırada yanınızda bir de kokulu mum yanması güzel olur. Sonra bu mektubu yakın. Aman dikkat edin, arada başka yer yanmasın. Bu tören de bittiğinde, kendinizi banyoya atın. Yıkanırken, geçmişten üstünüzde kalan aşka ait ne varsa suyla birlikte gittiğini, bir beyaz sayfa gibi, ruhunuzu, bedeninizi ve kalbinizi yeni bir aşka hazırladığınızı düşünün. Banyodan sonra yatağa yatın, inancınız varsa bir de dua edin. Doğru insanla karşılaşmayı dileyin ve uykuya dalın. Sabah uyandığınızda artık aşkla ilgili olan şeyleri unutma kısmına geçin.
Bırakın evren size dileğinizi hazırlasın. Sürekli arayarak, fikir değiştirerek, düşünerek aşkın enerjisini bozmayın. Unutun çünkü aşk en çok umulmadık zamanlarda ortaya çıkmayı sever. Rastgele!
Candan Ünal
Yüksek Topuklar Aşk ve İlişkiler Editörü
Candan.unal@yuksektopuklar.net
*Tüm hakları Yüksek Topuklar.net’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz.