C: Jale Hanım, albüm çalışmanız için bir toplantı yapabilir miyiz?
F: Şu an uygun değilim Yapımcı Bey.
C:Peki.
C:Şimdi uygun musunuz?
F: Hayır demiştim.
C:Hazırsanız, evin önünde bekliyorum.
F: Hoş bir adam olduğunuz kadar da çok bilmişsiniz.
C:Sanırım öyleyim.
C:Geleceğinizi biliyordum.
F: Emin değildim.
C:Ben emindim.
F: Nasıl oluyor?
C:Çünkü sen de özledin.
F: Ben öyle bir şey söylemedim.
C:Peki, bu parlayan gözlerin sebebi nedir?
F: Hava güzel olduğu için.
C:Bence sen daha güzelsin.
F: Lütfen konu dışına çıkmayalım Yapımcı Bey.
C:Jale Hanım, konumuz sizsiniz zaten.
F: Peki, sizi dinliyorum.
C:Taksim’de buluştuğumuz geceye dair ne çok olasılık kurmuşsunuz.
F: Kurgu değil ki gerçek.
C:İnanmak istediğin gibi yorumlamış olabilirsin diyeceğim ama seni yargılamak için gelmedim.
F: Gördüğümü yorumladım, inanmak istediğim tabii ki gördüklerim değildi.
C:Tekrar değerlendirmek yorabilir, benim söylemek istediklerim var.
F: Seni dinliyorum.
C:O gece, Gamze’nin davranışlarına izin vermemeliydim ama zaten bilinçli olmadığı için kendimi kontrol etme gereği duymadım. Söz veriyorum, yeniliklerimizi öğrenene kadar daha dikkatli olacağım. Lütfen sen de sabırlı ol, benim için mahkemeler kurma. İlk gençliğinde tanıdığın Cihan’ı unutma ama beni hep hatırla. Şimdi karşında duran adamı herşeyiyle kucaklamak için sabret. Anlıyorum, çok hoş bir adam olduğun için beni kıskanıyorsun ama bizi üzme.
F: Evet, kontrol etmeliydin hem kendini hem de etrafındakileri. Sabretmeliyim, seni keşfetmeliyim. Ayrıca kim sana çok hoş bir adam olduğunu söyledi?
C:Sen!
F: Hatırlamıyorum.
C:Barıştık mı?
F: Kim küsmüştü ki?
C:Sen!
F: Küsmedim ben, kıskandım biraz.
C:Dün akşam dolabımı toplarken Erkan Oğur’un albümünü buldum.
F: Benim aldığım?
C:Evet. Bir şarkı seçtim o albümden. Dinlemek ister misin?
F: Çok isterim.
sar belune belune da
karadeniz kuşağu
e kız sen de der misun
alsam ha bu uşağu
F: Deli!
Feraye Demir – Yüksek Topuklar
Tüm Yazılarımı Okumak için Buraya Tıklayın!
